Maden Faaliyetleri Sonucu Yere Batan Kasaba Kiruna Taşınıyor
Kuzey İsveç’in kışı soğuk ve karanlıktır, günlük hayatı her daim zorlaştıran Kutup fırtınaları da cabasıdır. Ama yeryüzünün altında öyle bir rezerv var ki dünyanın en önemli kaynaklarından biri olan demirin en saf halinden oluşuyor.
İsveç’in en kuzeyinde bulunan Kiruna kasabasını, bu zengin kaynaklardan faydalanmak üzere, 1900 yılında devlete ait LKAB maden şirketi kurdu. Kurulduğundan bu yana dünyanın en büyük yer altı demir madenlerinden biri olan Kiruna madeninde LKAB şirketi, Avrupa’da işlenen demir cevherinin neredeyse %90’ını çıkarıyor. Bu kadar demirle her gün altı tane Eyfel Kulesi yapılabilir. Kasaba sakinlerinin üçte ikisi geçimini madencilik ile sağlıyor.
Kiruna’nın tek problemi var: Kasaba batıyor.
LKAB şirketi 2004 yılında kasaba yönetimine, elli yıldır yürüttükleri madencilik faaliyetlerinin kasabanın altındaki zeminde kırıklar yarattığını ve yerin yapısal bütünlüğünü bozduğunu bildirince, sorun açığa çıktı. LKAB’ın tahminlerine göre kasabanın merkezi ve tüm önemli hizmetleri 20 yıl içinde kullanılamaz hale gelecekti. Faaliyetlerini sürdürebilmek için kazı yapmaya devam etmek isteyen şirket, problemin daha da büyüyeceğinden endişeleniyordu.
Kasaba belediyesi, bölge halkı için büyük bir istihdam kapısı olan madeni kapatmak yerine, Kiruna kasabasını kurtaracak ve kasabanın yeniden tasarlanmasını sağlayacak bir Kiruna C planı geliştirmeye soyundu. Bu iddialı plan kapsamında, kasabadaki 31 tarihi bina ve binlerce insan taşınacaktı, üstelik bu taşınma, amansız kutup ikliminde gerçekleşecekti.
Mekan algısını korumak
Planlamacılar, kasabayı kurtarmak için binaların ve konutların kabaca üç kilometre doğuya kaydırılması gerektiğine karar verdiler. Taşınma planıyla birlikte, Kiruna halkına yeni bir kent merkezi inşa etme fırsatı ortaya çıktı.
Belediye 2012 yılında, kasabanın yeni çehresi için yepyeni bir vizyon oluşturmak üzere, mimarlardan oluşan on takımı bir yarışmaya davet etti. Yarışmanın amacı, kasabanın tarihi ve sosyal kimliğini koruyarak daha canlı ve sürdürülebilir bir bağlantı noktası oluşturmaktı.
Kazanan, 2033 yılına kadar Geleceğin Kirunası’nı yaratma projesiyle yarışmaya katılan İsveçli mimarlık firması White Arkitekter oldu.
Kiruna projesi baş mimarı Krister Lindstedt proje hakkında şunları söylüyor: “Ekibimizde, kasaba sakinleri ve mimarlar arasında iletişim kuracak, seslerinin duyulmasını sağlayacak bir sosyal antropoloğun olması bizim için çok önemliydi.” White Arkitekter kendini, ‘sivil katılım, sosyal sorumluluk, aktif katılım ve demokratik bir dünya görüşüyle öne çıkan bir şirket olarak görüyor ve Kiruna’nın taşınmasını “yakın zamanda gerçekleşen en büyük kentsel dönüşüm projelerinden birisi” olarak tarif ediyor.
Kasabanın %80’inin desteklediği bu taşınma, pek çok kişi tarafından yeni bir başlangıç fırsatı olarak görülüyor. Kütüphane, yüzme havuzu ve kasaba merkezi gibi kamu alanları inşa etmek suretiyle, Kiruna’ya daha fazla turist çekilmesi amaçlanırken kasabanın sınırlı doğal kaynaklara olan bağımlılığının azaltılması hedefleniyor. Linstedt, “Nihai amacın, Kiruna halkını birbirlerine ve Kutup ortamına yakınlaştıracak bir merkez inşa etmek olduğunu,” söylüyor.
Mimariyi sert iklimlere uygun olacak şekilde optimize etmek
Yeni merkez bölgenin planlanmasında iklimin rolü büyük oldu. Kasaba, Kutup Dairesi’nin yaklaşık 150 kilometre içinde olduğundan, Mayıs’tan Ağustos’a kadar sürekli gündüzü, Aralık’tan Ocak sonuna kadarsa sürekli geceyi yaşıyor. Sıcaklık -22 derece santigrata kadar düşebiliyor.
Bu ağır hava koşulları yüzünden, kasabadaki binalar güneşin alçakta olduğu yaz mevsimi boyunca, en çok güneş ışığını alacak şekilde konumlandırılacak. Planın bir diğer parçasıysa güçlü Kutup rüzgarlarının etkisini en aza indirmek. Böylelikle Kiruna’daki binaların hiçbirinden rüzgar uğultusu duyulmayacak.
Lindstedt, hesaplamalı akışkanlar dinamiğiyle çalışan Autodesk CFD programını kullanarak, güneş ve rüzgar hareketlerini simüle ettiklerini belirtti. White Arkitekter bu simülasyonları kullanarak, binaları en çok güneş ışığı alacak şekilde konumlandırdı.
Yeni kasaba merkezin bir kısmı çoktan tamamlandı. Şehir merkezindeki eski saat kulesi gibi tahta yapılar, kamyonlar ve vinçler aracılığıyla taşındı. İsveç’in en önemli tarihi yapılarından biri olan Kiruna Kilisesi tek tek parçalara ayrılıp yeni adresinde yeniden birleştirildi.
Kiruna taşınıyor: Çevreye duyarlı bir bağlantı noktası
Sürdürülebilirlik taşınma sürecinin önemli parçalarından biri. Taşınmayacak binalardan biri, yüksek maliyeti nedeniyle yerinde kalacak olan eski belediye binası. Bunun yerine, şu an İsveç’in ulusal mimari ve tasarım merkezi olan ArkDes’te sergilenen bina parçaları, yeni yapılan binaların inşaatında kullanılacak.
Kasaba, geri dönüşümün yanı sıra, maden faaliyetleri sonucu açığa çıkan ısıdan da faydalanmayı amaçlıyor. Sert Kutup rüzgarlarından enerji elde etmek için, rüzgar türbinleri kurulacak.
Projenin baş mimarı, taşınmanın 2030 yılı civarında tamamlanacağını belirtti. Lidnstedt, Kiruna’nın haritadan silinmek yerine, tarihte görülmemiş bir yükselme sürecine tanıklık edeceğine inanıyor.
Yakın gelecekte pek çok kıyı şehri, Kiruna’nınkine benzer tehditlerle karşı karşıya kalacak. Yükselen deniz seviyesi, insanları yeni yaşam alanları aramaya zorladığında, Kiruna’nın hikayesi daha iyi yarınlar için örnek oluşturabilir.